İstanbul Çağdaş Sinema’da Unutma Biçimleri
İstanbul Modern’in Renzo Piano imzasını taşıyan yeni müze binasındaki sinema salonu, açılışını 8-18 Haziran tarihleri ortasında gerçekleşecek Unutma Biçimleri isimli programla yapıyor. 11 sinemalık program, ismini direktör Burak Çevik’in dünya prömiyerini 73. Berlin Sinema Şenliği’nde gerçekleştiren yeni filmi Unutma Biçimleri’nden alıyor. Çevik’in filmi Türkiye’de birinci kere İstanbul Çağdaş Sinema’da gösteriliyor.
İstanbul Çağdaş Sinema yeni yerinde da Türk Tuborg A.Ş.’nin katkılarıyla özgün gösterim programları ve etkinlikler hazırlamayı sürdürüyor. İstanbul Modern’in yeni müze binasındaki 156 kişilik yeni sinema salonu, 4K dayanaklı son teknoloji dijital gösterim sistemi ve gümüş perdesiyle yüksek kaliteli bir izleme tecrübesi sunuyor.
14 yıl gizli bekleyecek
İstanbul Çağdaş Sinema’nın açılış programı ismini direktör Burak Çevik’in dünya prömiyerini 73. Berlin Sinema Şenliği’nde yaptığı ve 14 yıllık ayrılıktan sonra tekrar bir ortaya gelen bir çiftin geçmişlerini hatırlama sürecini izleyen yeni filmi Unutma Biçimleri’nden alıyor. Sinema, memleketler arası gösterimlerin akabinde 17 Haziran’da Burak Çevik’in iştirakiyle Türkiye’de birinci sefer İstanbul Modern’de gösterilecek ve sonrasında 14 yıl İstanbul Modern’de gizli bekleyecek. Bu müddet boyunca Türkiye’de bir daha gösterilmeyecek olan sinema, böylece kendi konusuna emsal bir halde hafızanın nasıl katmanlaştığına ve tekrar tekrar yazılabildiğine dair bir tecrübeye dönüşecek.
8 sinema birinci sefer gösteriliyor
Çevik’in sinemasının yanı sıra seçkide Türkiye’de birinci kere gösterilen 8 sinema yer alıyor. Seçkide öne çıkan sinemalar ortasında Cafer Panahi’nin son filmi Ayı Yok, Laura Poitras’ın Venedik Sinema Festivali’nde Altın Aslan’ı kazanan Hayatın Tüm Acıları ve Güzellikleri yer alıyor.
Sinema biletleri Perşembe günleri fiyatsız, öbür günler ise 80 TL ‘dir. İstanbul Çağdaş üyelerine fiyatsızdır.
UNUTMA BİÇİMLERİ, 2023
17 Haziran 17.00
Yönetmen: Burak Çevik
Oyuncular: Nesrin Uçarlar, Fazilet Şenocak
Erdem (Şenocak) ve Nesrin (Uçarlar) çifti, ayrılıklarından 14 yıl sonra bir ortaya gelip ilgilerini ve onu neden bitirdiklerini hatırlamaya çalışıyorlar. Sinema boyunca onların bugün hatırladıklarıyla geçmişte söyledikleri ve hatta gördükleri hayaller birbirinin içine geçiyor. Direktör de bu sırada kendi haznesindeki imgelerle, kaydettiği yerlerin hafızası üzerinden öteki bir şeyi hatırlamaya çalışıyor. Terk edilmiş bir binanın arta kalan enkazına bakarak ya da donmuş bir gölün ortasına açılmış bir delikten, tahminen hatta karanlık bir odayı fenerle tarayarak sinemada kaybettiği bir şeyi bulmak istiyor. Çevik, unutmanın yaratıcı gücünü kullanarak soyut ve nostaljik bir his üretiyor, hem de derinlerde bir yerde, tekrar sinemanın kendisini anlamaya çalışıyor.
AYI YOK, 2022
10 Haziran 17.00, 15 Haziran 15.00
Yönetmen: Jafar Panahi
Oyuncular: Jafar Panahi, Naser Hashemi, Mina Kavani
Türkiye’de birinci sefer izleyiciyle buluşacak Cafer Panahi’nin son sineması tekrar kendi mahpus durumuyla ilgili bir meta sinema örneği. Ülkesinden çıkması ve çalışması yasak bir direktörün her şeye karşın sinema yapma dileği, imge ve öykü üretme çabası… Bir hudut köyünde yaşayan Panahi, bilgisayar ve telefonuyla uzaktan komut vererek Türkiye-İran hududunda yaşayan İranlı sürgün bir çiftin aşk öyküsünü yönetmeye çalışıyor. Birebir vakitte aslında çekmediği bir fotoğraf yüzünden kendisini köyün iç işlerine de bulaşmış buluyor. Bu iki paralel anlatı üzerinden halkının ufak iki yüzlüklerine ve büyük haksızlıklarına bakıyor, alışılmış kendi yaratıcı sürecinin ahlaki ve iktidar hudutlarını da sorgulayarak. Hayatı sinemalaştırma alışkanlığıyla ülkesini terk edememesi ortasında kalmış Panahi’den ferdî olduğu kadar politik ve her zamanki üzere sürükleyici bir sinema.
HAYATIN TÜM ACILARI VE HOŞLUKLARI, 2022
8 Haziran 17.00; 11 Hazian 17.00
Yönetmen: Laura Poitras
Akademi ödüllü Laura Poitras sanat dünyasının kült fotoğrafçılarından Nan Goldin’i hem fotoğraflar üzerinden bir seyahate çıkarıyor, hem de sanatın politik bir müdahale olabileceğine dair bir ders veriyor. Venedik Sinema Festivali’nden Altın Aslan ödülüyle dönen sinema iki farklı hikayeyi inanılmaz bir sahicilikle birbirine örüyor: Goldin’in travmatik aile geçmişi, New York’ta edindiği arkadaş ortamı, 20. yüzyılın en değerli fotoğrafçılarından biri haline geldiği mesleği ve Goldin’in kurucusu olduğu P.A.I.N. isimli aktivist kümeyle bir arada büyük sanat müzelerinde gerçekleştirdiği aksiyonlar. Bu aksiyonlar ABD’de yüzbinlerce insanın hayatını kaybetmesine yol açan opioid salgınının sorumlusu dev ilaç firması Sackler ailesine karşı. Belgesel, sanatın gücünün nelere kadir olabildiğine dair umut verirken duygusal öyküsüyle izleyiciye dokunuyor.
ANHELL69, 2022
10 Haziran 13.00; 16 Haziran 13.00
Yönetmen: Theo Montoya
Oyuncular: Camilo Najar, Sergio Pérez, Juan Pérez
Film, Pablo Escobar’ın uyuşturucu karteli ve Kolombiya’nın “açık yarası” olarak bilinen Medellín’de intihar ve uyuşturucuyla uğraş eden genç, queer bir kuşağı anlatıyor. Montoya’yı hayaletlerin başrolde olduğu distopik bir B-filmi olan birinci sinemasının ön çekim sürecinde görüyoruz. “Anhell69” ismi, direktörün çok dozda eroinden ölen 21 yaşındaki başrol oyuncusu Camilo Najar’ın, Instagram hesabından geliyor. Ne yazık ki, direktörün birçok arkadaşı üzere o da çekimlerden evvel ölüyor. Anhell69, “çocuklarını öldüren bir ulus”a dair karanlık bir keşif fakat tıpkı vakitte bir trans sinema: yalnızca translar üzerine olduğu için değil, belgesel ve kurmaca ortasındaki sonları aştığı için. Neo-noir ve gotik estetiğiyle, sert politik hali, derin duygusu ve her anıyla ilham veren sinematik bir hareket.
TAŞTAN KAPLUMBAĞA, 2022
8 Haziran 15.00; 11 Haziran 13.00
Yönetmen: Ming Jin Woo
Oyuncular: Asmara Abigail, Bront Palarae, Amerul Affendi
Halk masallarıyla spekülatif geleceklerin iç içe geçtiği Woo Jing Min’in sineması ıssız ve hoş bir adada geçen bir intikam öyküsü. Kız kardeşinin namus cinayetine kurban gitmesinin akabinde Zahara, on yaşındaki yeğeni Nika’nın sorumluluğunu üstlenmek zorunda kalıyor. Nika’yı anakaradaki bir okula kaydettirmeye kararlı olan Zahara geçimini yasadışı kaplumbağa yumurtası ticaretinden elde etmektedir. Adaya, Samad isminde tuhaf bir ziyaretçi geldiğinde, Zahara bir deja vu sarhoşluğu içinde ondan intikam almaya karar veriyor. “Malezya’nın Bugün Artık Dündü’sü (Groundhog Day)” olarak anılan sinema, çizgi roman ve animasyon üzere farklı medyaları kullanmasıyla, çeşit ve anlatı beklentileriyle oynayarak izleyiciyi tuhaf bir his kasırgasına sokmasıyla eşsiz ve büyülü bir sinema.
SONSUZ SIR, 2022
8 Haziran 13.00, 10 Haziran 15.00
Yönetmen: Joanna Hogg
Oyuncular: Tilda Swinton, Carly-Sophia Davies, August Joshi
İngiliz direktör Joanna Hogg “Hatıra” (Souvenir) serisinin üçüncü sinemasında bir anne kız bağı anlatıyor. 50 yaşındaki Julie annesi Rosalind’in doğum gününü kutlamak üzere onu Galler’deki görkemli olmakla birlikte tenha bir otelde kısa bir tatile çıkarıyor. Julie bir yandan annesi üzerine bir sinema yapmaya çalışırken asıl onları otel restoranında yemek seçerken yahut köpeklerini yürüyüşe çıkarırken izliyoruz. Anne kız ortasındaki o tarifsiz aşkı ancak birebir vakitte aşılamaz karakter ve görüş farkını ince ince veren bu kıssa açıldıkça, sinemanın vakit ve yer algısını gizemli bir hale sokuyor. Bir cins hayalet sineması olan Sonsuz Sır’ın başrolünde anne ve kızını oynayan ve sinemanın her anında bir karakterden başkasına muazzam bir cambazlıkla geçiş yaparak hipnotize eden Tilda Swinton var.
SİSİ & BEN, 2022
16 Haziran 16.00; 18 Haziran 17.15
Yönetmen: Frauke Finsterwalder
Oyuncular: Sandra Hüller, Angela Winkler, Tom Rhys Harries
Avusturya İmparatoriçesi Elisabeth, namı öteki Sisi’nin idamından bugüne 125 yıl geçse de feminist bir ikon olarak Avrupa ekranlarına ilham vermeye devam ediyor. Bu sinema öteki örneklerinden farklı olarak Sisi’nin sağ kolu olan baş hizmetçisi Irma’ya (Sandra Hüller) odaklanıyor. Eksantrik bir karakter olan Irma, Sisi’nin hayatının son dört yılında ona eşlik ediyor ve ortalarındaki tuhaf romantik bağ gitgide karmaşık sona hakikat ilerliyor. Yer yer kara güldürüye kaçan sinema bilhassa de 1990’ların bayan vokalli pop müzikleri ve kostüm dizayncısı Tanja Hausner’in zeki ve renkli dizaynlarıyla tarihin farklı çağlarını birbirine katlıyor ve bayan gücünü kutluyor.
PLAN 75, 2022
17 Haziran 15.00; 18 Haziran 15.00
Yönetmen: Chie Hayakawa
Oyuncular: Hayato Isomura, Stefanie Arianne, Chieko Baishô
Geçen yıl Cannes Sinema Festivali’nde Altın Kamera Özel Ödülü’nü kazanan bu tuhaf ve melankolik sinema yakın gelecekte geçiyor. Japon hükümeti gitgide artan yaşlı nüfusunu biraz “temizlemek” için, 75 yaş üstü vatandaşlarına lojistik takviye ve 1000 dolar para takviyesiyle birlikte hayatlarını sonlandırmaları için özel bir program hazırlıyor. Michi sıhhati yerinde, kendi başına hayatını idame ettirirken bir gün işini kaybedince devlet takviyeli bu intihar programı Plan 75’e mecbur kalıyor. Mich, devlet memuru Hiromu ve genç Filipinli hemşire Maria etrafında gelişen bu dram, sanıldığının tersine alaycı yahut distopik değil, ötenaziyle ilgili gösterişsiz bir önerme sunuyor.
SEUL’A DÖNÜŞ, 2022
15 Haziran 17.00; 18 Haziran 15.00
Yönetmen: Davy Chou
Oyuncular: Park Ji-min, Oh Kwang-rok, Kim Sun-young
25 yaşındaki Freddie ani bir kararla Fransa’da evlatlık alınıp yetiştirilmeden evvel doğduğu kent olan Seul’daki arkadaşlarını ziyaret etmeye karar verir. Bu birinci ziyaret kendi biyolojik anne ve babasını keşfetmek üzere çıkacağı sekiz yıllık bir seyahatin başlangıcı olacaktır. Kore ile Fransa kültürleri ortasında sıkışan kimliğini anlamaya, kendini bulmaya çalışan Freddie üzerinden aileyi ve getirdiği hayal kırıklıklarını ele alan bu acı-tatlı dram Davy Chou’nun birinci sineması. Birçok amatör olan oyuncu takımı, sürükleyici anlatımı ve başrolü Park Ji-min’in gerçekçi oyunuyla dikkat çekiyor.
DENİZANASININ YÜZÜ, 2022
11 Haziran 15.00; 16 Haziran 14.30
Yönetmen: Melisa Liebenthal
Oyuncular: Rocío Stellato, Vladimir Durán, Federico Sack
30 yaşlarında öğretmen Marina bir sabah uyandığında yüzünün değiştiğini fark eder. Kendisini aynada tanıyamamaktadır, hatta annesi bile ona sokakta yabancıya selam verir üzere bakar ve geçer. Marina bu sırrın peşinden kendisine dair gerçeği öğrenmeye çalışır. Sinema, bu aslında dehşet verici durumu varoluşsal bir dert olarak, karanlık bir yerden değil de Marina’nın günlük hayatını takip ederek anlatıyor. Arjantinli direktör Melisa Liebenthal’in sineması, insanın hayvan krallığındaki yerini de sorgularken kim olduğumuzun nasıl göründüğümüzle ne kadar ait olduğu üzerine oyuncu, alaycı bir inceleme sunuyor.
ÜZGÜNÜM YOLDAŞ, 2022
15 Haziran 13.00; 17 Haziran 13.00
Yönetmen: Vera Brückner
Almanya, 1970. Birinci görüşte âşık olan iki öğrenci, Karl-Heinz ve Hedi, Demir Perde’nin ötesinden birlikte olmanın bir yolunu bulmaya çalışırlar. DDR saklı polisinin baskısı altında Karl-Heinz, Doğu Almanya’ya taşınamaz ve sonunda Hedi ülkeyi terk etmek zorunda kalır. Romanya’ya bir tatil seyahati kılığında yaptığı kaçış birçok istikametten aykırı sarfiyat. Belgesel kodlarıyla oynayan, canlı renkli setleri ve müziği, canlandırmalar ve güçlü arşiv imajıyla süratli ve enerjik bir sinema. Her çeşit duvarı aşan bu çılgın aşk hikayesi “gri Doğu, altın Batı” telaffuzundan uzak hem biraz kaçış dramı hem de bölünmüş soğuk Almanya tarihinden sıcak, duygusal bir kesit.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
