Gülman, BM Global Unsurlar Mukavelesi İmzacısı Oldu

Yenilenebilir güç ve teşebbüs sermayesi yatırımlarıyla öne çıkan, Türkiye’nin esaslı şirketlerinden Gülman Group, sürdürülebilirlik alanındaki taahhütlerini milletlerarası düzeyde de kuvvetlendirmeye devam ediyor. Son 10 yıldır iş stratejisini ve gayelerini Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Gayeleri ile uyumlandıran Gülman Group’a bağlı Gülman Gayrimenkul, Birleşmiş Milletler Global Unsurlar Mukavelesi (UN Küresel Compact) imzacısı şirketler ortasına girdi.

Temelleri 1952 yılında atılan ve ortadan geçen 71 yılda dış ticaretten gayrimenkule, güçten teşebbüs sermayesine farklı kesimlerde öncü yatırımlara imza atan Gülman Group, son 10 yıldır aldığı tüm yatırım kararlarında sürdürülebilir bir dünyaya katkı maksadını önceliklendiriyor.

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Gayelerinden ‘Erişilebilir ve Pak Enerji’, ‘Sürdürülebilir Kentler ve Topluluklar’, ‘Sanayi, Yenilikçilik ve Altyapı’ ve ‘İklim Eylemi’ unsurlarını ilke edinerek, faaliyet ve yatırımlarını bu unsurlar doğrultusunda şekillendirmeyi taahhüt eden Gülman Group, artık de UN Küresel Compact Global Unsurlar Sözleşmesi’nin imzacıları ortasına girdi.

Gülman Group İdare Şurası Lideri ve CEO’su Polat Gülman, Gülman Group’un lokomotif şirketi Gülman Gayrimenkul’ün müracaatının kabulüyle ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

“Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı benimsediğimizi ve desteklediğimizi ilan etmiş ve içlerinden öncelik verdiğimiz 4 maddeyi tüm faaliyetlerimizde ve yatırım kararlarımızda rehber edineceğimizi taahhüt etmiştik. Artık Birleşmiş Milletler Global Unsurlar Kontratı imzacısı olarak bu alandaki taahhütlerimizi yeni bir boyuta taşıyoruz. Birleşmiş Milletler’in insan haklarından çalışma şartlarına kadar farklı standartları kapsayan unsurlarına uymayı; uygulamalarımızı, amaçlarımızı ve gayeler doğrultusunda ilerleme sonuçlarımızı raporlayacağımızı beyan ettik. Gülman Group olarak tüm yatırım ve faaliyetlerimizde sürdürülebilir gelecek önceliğimizi muhafazaya devem edeceğiz. Zira biz sürdürülebilirlik prensipleri gözetilerek yürütülen ticari faaliyetlerin, hem dünyaya hem de işi yapana kazandırabileceğine inanıyoruz.”