Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ali Koç, İstanbul’da bir otelde gerçekleştirilen toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Kulüpler Birliği’nin 20’ye yakın gündem maddesiyle toplandığına dikkati çeken Koç, “Gündem maddeleri içinde VAR hakemlerinden tutun Merkez Hakem Kurulunun (MHK) yeni yapısı, gençlik gelişim ligleri, müsabaka saatleri, yayın ihalesinde yer alan verilerin bizlerle paylaşılması vardı. 2 sezondur ne yazık ki uluslararası platformlardaki Türk oyuncuları transfer etmek isteyen kulüpler, incelemek isteyen sportif direktörler bu bilgiye ulaşamıyorlar. Bunu gidermemiz lazım. UEFA’nın altyapı fonu, Türk futbolunun anayasasını konuştuk.” ifadelerini kullandı.
Hakem atamalarıyla ilgili oluşturulacak danışma kurulunda, Kulüpler Birliği’ni kimin temsil edeceğini belirlediklerini ancak bu konuda, federasyona bildirilmeden isim veremeyeceğini söyleyen Ali Koç, şöyle devam etti:
“Bence bugünün en önemli kazanımlarından birisi, Lig A.Ş. mi dersiniz, Süper Lig A.Ş. mi dersiniz, adını sonra koyacağımız organizasyonun kurulmasına dair kararın çıkması oldu. Geçmişte de kurulmuştu ama o zamanki yapısı ve hukuki düzeni yeterli değildi, feshedildi. Burada önemli olan çıkan takımlar ve düşen takımların hisse devri, hukuki sistemimizle belirlenemiyordu. Bunu açacak sistemi belirledik. Kısa vadede belki hemen etkisi olmayacak ama kulüpler ticari konuda kendi menfaatlerinde daha çok söz sahibi olacaklar.”
“149 profesyonel takımın Türk futboluna fayda değil zarar olduğunu düşünüyoruz”
Türk futbol anayasasının yazılması için çalışma grubu kurulduğunu belirten Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Ali Koç, “Liglerde 149 profesyonel takımın olmasının Türk futboluna fayda değil zarar olduğunu düşünüyoruz. 60, bilemediniz 80 kulüp olması lazım. Biz 60 kulüp olmasının daha doğru olduğunu düşünüyoruz.” açıklamasını yaptı.
Kulüplerin daha çok söz sahibi olabilmesi için kanuni değişikliklerin yapılması gerektiğinin altını çizen Koç, şöyle devam etti:
“Bunun Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) tarafından dizayn edilip hükümete götürülmesi lazım. Futbolun biraz daha batıya yakın şekilde yönetilmesi konusunda ilk adımımızı atıyoruz. Futbol, İngiltere’ye doğru gittikçe liberalleşiyor. Bir tarafta İngiltere var, disiplin cezaları hariç her şeyi neredeyse kulüpler yapıyor, diğer tarafta Türkiye var, her şeyi federasyon yapıyor. İngiltere modelini savunmuyoruz ama ortada bir model bulunması gerektiğine inanıyoruz. Bugünkü federasyonumuz, bir nebze de bir önceki federasyon bu konulara açıktı. İşbirliği yaptığımız en önemli paydaşımızla aynı frekansta olmamız, muhtemel değişikliği de hızlandıracaktır diye düşünüyoruz.”
Türkiye Kupası ve Süper Kupa’daki formatları incelediklerini vurgulayan Ali Koç, “Türkiye Kupası’nın ihalesi 1 yıllık uzatılmıştı, şimdi ihaleye çıkılacak. Geçen sene bir format yapıldı, kimsenin ciddi bir rahatsızlığı yok bu formatta. Süper Kupa’nın da 4 takımla oynanması söz konusu. Bunu istişare ettik. Maç takvimi çok yoğun. Pandemiden bu yana her geçen sene futbolcuların izin süreci daha da azalıyor. Bu doğrultuda takvimi konuştuk.” diye konuştu.
“VAR kalitesinin belli kriterlerin üzerinde olmasını konuştuk”
Bazı kulüplerin ticarette olduğu gibi Anadolu’da verilen teşviklerin kulüplere yansıtılmasıyla ilgili soruları olduğunu dile getiren Ali Koç, bazı kulüplerin de futbolcu ihracatı yaptığını, bunun da ihracatı teşvik kapsamına alınıp alınamayacağını görüştüklerini söyledi.
Kurulacak şirketin uzun bir yolunun olacağının altını çizen Ali Koç, şunları söyledi:
“Yayın ihalesi görüşmelerine gidene kadar birçok adımın gerçekleşmesi gerekiyor. Biz inanıyoruz ki bu konuda federasyon ve kulüpler beraber çalışıp aynı vizyon ve hedefe odaklanırsa, Ankara kısmı daha kolay olacaktır. Futbol anayasası, karar verdiğimiz yeni şirketimiz, kanun değişiklikleri derken Türk futbolunun kendini yeniden icat etmesi veya dönüşüm geçirmesi gereken bir dönemdeyiz. Avrupa’daki sahiplik yapısına bir bakın. Dernek yapısından özel şirketlere, özel şirketlerden birden fazla kulüp sahipliğine geçiş oldu. Her şey değişiyor. Bizlerin görevi de Türk futbolunu Avrupa’da örnek gördüğümüz ülkelere daha uygun hale getirmek.”
Birçok kulübün yabancı VAR konusunda devam edilmesi yönünde görüş bildirdiğini söyleyen Koç, “Ama edecekse VAR kalitesinin belli kriterlerin üzerinde olması gerektiğini konuştuk. Son haftalarda Kulüpler Birliği olarak başkanlarımızın talep ettiği seviyeden uzak isimler olduğunu gördük. Bu ilk defa olan bir şey. Bize göre yabancı VAR fayda sağladı. Önümüzdeki sezon devam eder ya da etmez, bilmiyorum, şahsen devam etmesinden yanayım.”
Son olarak danışma kurulu hakkındaki soruyu yanıtlayan Koç, sözlerini şöyle noktaladı:
“Danışma kurulunun görevi bundan sonra hakemlik sistemini dizayn etmek. Hakem atamak, hakem eğitmek gibi bir görevi yok, görevi Türk hakem müessesesinin nasıl olması gerektiğini dizayn etmek. Dizayndan çıkacak sonucu federasyonumuz kabul ettiğinde daha iyi anlarız. Federasyonumuzun taze kan ve gençlerden yana bir tavrı var. Artık kronikleşmişlerin sistemden ayrılması lazım. Biz bunu yıllardır söylüyoruz. Bize maliyeti de oluyor. Hepimizin hata olduğunda niyet sorgulamayacağı bir noktaya gelmesi lazım.”
