CHP Başkanı Özel: Yeni turp murp yok

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alındığı 19 Mart’ta başlayan ve tutuklanmasıyla kitlesel olarak büyüyen protestolar sırasında zarar gördüğü ileri sürülen Şehzadebaşı Camii’ni ziyaret etti.

Bilindiği üzere tartışma İstanbul Valisi Davut Gül’ün camiye ve mezar taşlarına eylemciler tarafından zarar verildiğini söylemesiyle başlamıştı.

AKP’ye yakınlarıyla bilinen bazı medya kuruluşları da bu söylemi ısrarlı bir şekilde takipçileriyle paylaşmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da polemiği bir adım ileri taşıyıp ana muhalefet liderine şöyle seslenmişti:

– “Eyy Özgür Özel! Herhalde senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayacaklar ve senin de kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar. Bu nasıl iştir!

– Kabristanları yıkmanın kime ne faydası var? Bunu hangi hakla nasıl yapıyorsunuz? Tarihi eserleri bu ahlaksızlar bu edep yoksunu namussuzlar gelip yıkıyorlar. Yüzü maskeli teröristleri tespit edip üzerine gideceğiz.”

Özel, camideki incelemelerinin ardından kameralar karşısına geçti.

Gençlerin polislerin biber gazlı müdahalesinden kaçarken iki mezar taşının üstünden atladığını ve bunların İBB Miras ekibi tarafından daha vali gelmeden önce onarıldığını söyleyip şahit olarak İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı gösterdi:

– “Arkadaşların gösterdikleri şu; polis hızla biber gazı sıkarak gençleri kovalamaya başlayınca, bunun üstünden atlayıp kaçanlar olmuş belli sayıda.

– Mezar taşı devrilmiş iki tane. Ertesi sabah vali gelmeden onarılmış. Ali Yerlikaya şahit sizsiniz. O da gelmiş benim gördüğümü görmüş. ‘Bu iki mezar taşı düşmüş, şu yöntemle onardık’ demişler. ‘Peki’ demiş gitmiş.”

Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi ve İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla gelişen süreçle ilgili sözlerine de yanıt verdi.

Ana muhalefet liderinin, “Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında en yakınlarının yüzlerine bile bakamayacaklar” şeklindeki ifadeye tepkisi şu oldu:

– “Bu kadar büyük, herkes her şeye merakla bakarken siz Ekrem Bey’le ilgili hala turp mu sakladınız? Elinizde kanıt var ve ortaya koymadınız öyle mi? Külliyen yalan. Böyle bir kanıt olmadığına Ağrı Dağı’nın gerçek olduğu kadar eminim. Onun çıkarıp çıkaracağı turp, Gezi olaylarından sonra ‘cuma göreceksiniz’ dediği kanıttır.

– O işin tadı kaçtı. ‘Turpun büyüğü heybede’ dedin, ortaya döktün. Yeni turp murp yok. Ortaya çıkacak kanıt beni ailemin yüzüne bakamayacak hale getirecekse kabul ediyorum.”

Özel’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:

– “Değerli arkadaşlar. Yedi gün önce buraya geldim. Yedi gündür Saraçhane’deyim. Şu an o darbe girişiminin püskürtülmesinin bir sonucunu alıyoruz.

– Bizim güveneceğimiz tek bir güç vardı. İstanbullunun iradesine çağrı yaptık. O irade geldi ve seçtikleri gözaltındayken iradelerini Saraçhane’ye taşıdılar. Valilik beş gün süreli toplanma, yürüyüş, miting, eylem yasağı getirdi.

‘Bir mucizeyi gerçekleştirdiler’

– İlk gece 150 bin kişilik. Rakam arttı, arttı, 1 milyon 200 binin üzerinde bir kalabalığı, gözün alabildiği yerden bile hepimiz tanık olduk. Meydan ve meydana çıkan tüm yollar yasaklı olmasına rağmen.

– Bir mucizeyi gerçekleştirdiler, bir demokrasi devrimini gerçekleştirdiler. 15 milyon sandığa gidip Ekrem Başkan’ı cumhurbaşkanı adayı yaptı.

– O gün o büyük coşkudan sonra tüm gayretlerimizle kimsenin burnunun kanamamasını, polisle gençlerin karşı karşıya gelmemesi için tedbirler almışken…

– Milletvekilleri polisle gençler arasına tampon oldu. Biz zabıtayla tespit aldık, polis kendi tedbir aldı. Polisin zabıtanın gözüne gaz sıktığı görüntüler bile var.

‘Koca iftirayla karşı karşıyayız.’

– Bugün geçmişte bildiğimiz bir tuhaf durumla, koca iftirayla karşı karşıyayız. Gezi eylemleri yaşandı bitti. Üzerinden binlerce cuma geçti.

– Erdoğan ‘Başörtülü kardeşimize üstü çıplak 50 kişi saldırdı’ dedi. Görüntüler yıllarca çıkmadı. O gazeteciler özür dilediler.

– Şimdi burada Ekrem Başkan’ın vekili belirleniyor. Kayyum riski oradan kalktı. Dün son eylemimizi yaptık, bugün iftar sofraları kurulacak.

– Tayyip Bey şimdi artık o kalabalık gelmiyor ya, fırsat bu fırsat yalana sarıldı. Ben de sizinle birlikte doğruya geldim. Burası Şehzadebaşı Camii, Mimar Sinan’ın en önemli erken dönem eserlerinden biri.

– Şimdi bana diyor ki ‘Eyy Özgür Özel! Herhalde senin de bir gün kabrini bu şekilde hazırlayacaklar ve senin de kabrini birileri gelip ya kazar ya yıkar.’

‘Ali Yerlikaya şahit sizsiniz’

– Biraz önce Ekrem Başkan’ın talimatıyla İBB Miras adına görev yapan arkadaşlar bilgi verdiler. Gösterdikleri şu; polis hızla biber gazı sıkarak gençleri kovalamaya başlayınca, bunun üstünden atlayıp kaçanlar olmuş belli sayıda.

– Mezar taşı devrilmiş iki tane. Ertesi sabah vali gelmeden onarılmış. Ali Yerlikaya şahit sizsiniz. O da gelmiş benim gördüğümü görmüş. ‘Bu iki mezar taşı düşmüş, şu yöntemle onardık’ demişler. ‘Peki’ demiş gitmiş.

‘Sen bu kini mi ekeceksin oraya’

– Benim yatacağım yer Manisa’da kabristanda belli. Sen çıkmışsın, bir gün öleceksin. Evet öleceğim insanım. Mezarım belli benim Manisa’da. Birileri orayı yıkacak diyor. Sen bu kini mi ekeceksin oraya.

– İki mezar taşı düşmüş onarılmış. Buradan siyaset çıkar mı ya? Daha hayattayız öldürdü, mezara koydu, mezarımı tahrip etmeyle ilgili ‘bunun intikamını senden alırız.’ Bir CHP’li söylese bunları, ‘vaay ölüm tehdidi’ derler.

– Tehdit desen tehdit değil. Ben bu saatten sonra ölümü de göze almışım, mezarı da göze almışım. O mezar Manisalılara emanet.”

Erdoğan’ın “Heybedeki büyük turplar ortaya saçıldığında en yakınlarının yüzlerine bile bakamayacaklar” sözüne de şu yanıtı verdi:

“Ortaya çıksın kabul ediyorum, çıkmıyorsa aynen iade ediyorum. Artık kamuoyunu ikna edemeyince yalanı ve iftirayı büyütmeyi tercih eder. Muhalefetin tamamı Ekrem İmamoğlu’nun siyasi hesaba kurban gittiğine inanıyor.

Bu kadar büyük, herkes her şeye merakla bakarken siz Ekrem Bey’le ilgili hala turp mu sakladınız? Elinizde kanıt var ve ortaya koymadınız öyle mi? Böyle bir kanıt olmadığına Ağrı Dağı’nın gerçek olduğu kadar eminim. Onun çıkarıp çıkaracağı turp, Gezi olaylarından sonra ‘cuma göreceksiniz’ dediği kanıttır.

O işin tadı kaçtı. ‘Turpun büyüğü heybede’ dedin, ortaya döktün. Yeni turp murp yok. Ortaya çıkacak kanıt beni ailemin yüzüne bakamayacak hale getirecekse kabul ediyorum. Her gün de sayacağım.”(Nefes)