Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve Libya Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe’yi Türkiye, İtalya ve Libya İşbirliği Zirvesi kapsamında kabul etmişti. Dolmabahçe Sarayı’ndaki üçlü zirve Yunanistan’da şok etkisi yaptı.
İstanbul’da düzenlenen Türkiye-İtalya-Libya İşbirliği Zirvesi bugün Yunan medyasının en önemli gündem maddelerinden biri oldu.
Meloni, Atina’ya sırtını döndü
Yunanistan’ın en büyük gazetelerinden Kathimerini, bugün zirveyle ilgili detayları aktardığı haberinde Türkiye ve İtalya’nın ilerleyen işbirliğine dikkat çekerken, Naftemporiki gazetesi İtalya Başbakanı Giorgia Meloni’nin İtalya’ya sırtını döndüğünü iddia etti.
Yunanistan’ı da ilgilendiren konuların ele alındığı zirveye Atina’nın çağrılmadığına dikkat çeken gazete haberinde şu ifadeleri kullandı;
Zirveye ülkemizin davet edilmediği, hatta görmezden gelindiği gerçeği göz ardı edilemez. Erdoğan Meloni hükümetine giderek daha fazla yakınlaşıyor. Meloni’nin İstanbul ziyareti, Libya Başbakanı’nın katılımının ötesinde bir öneme sahip.
Yunan medyası Ankaranın güçlenen rolünden rahatsız 25 yıl önceki Türkiyeden bambaşka bir Türkiye ile karşı karşıya kalacağız
Liberal gazetesi, savunma sanayisindeki güçlenmeye dikkat çekti
Liberal gazetesi ise Yunan dış politikasının Türkiye’nin yeni durumunu görmezden gelemeyeceğini belirterek şunları yazdı:
“Müslüman dünyasında liderlik iddiasını öne çıkaran Türkiye, güçlenen savunma sanayisinin imkânlarını sonuna kadar değerlendiriyor. Erdoğan yıllardır hedeflediği bölgesel ve uluslararası rolü artık hiç olmadığı kadar güçlü biçimde talep ediyor.
ABD Başkanı Donald Trump ile kurduğu kişisel “uyumdan” somut sonuçlar bekleyen Ankara, Körfez’in önde gelen Arap ülkeleriyle ilişkilerini normalleştirdi, Karadeniz’de, Suriye ve Irak’ta konumunu güçlendirdi ve artık jeopolitik konumunu, güçlü savunma sanayisini “anahtar” olarak kullanarak AB kapısının açıldığını görüyor.
Türkiye’nin öne çıkışı tesadüf değil; Erdoğan bu duruma uzun yıllar yatırım yaptı ve Türkiye önemli riskler üstlendi. Ankara için asıl fırsat Rusya-Ukrayna savaşıyla doğdu. Trump’ın “barış sağlayıcı” imajını güçlendirmek istediği bu dönemde, Türkiye Kiev ile Moskova arasında “arabulucu” rolü ile öne çıktı.
Gazze savaşı ise Türkiye’ye çok daha büyük bir fırsat verdi. Filistin dayanışma hareketini sahiplenen Türkiye diğer ülkelerle de yakınlaştı. Bunun en çarpıcı örneği Fransa oldu: Macron’un Filistin devletini tanıma girişimi, Erdoğan ile Fransız lideri birbirine yakınlaştırdı.
İki liderin telefon görüşmesi ve BM’deki ortak tutumları Türkiye-Fransa arasında arasında daha geniş bir uzlaşma zemini yarattı.
AB içinde de Türkiye’ye dair imaj yumuşadı. Berlin, Roma, Madrid, Polonya, Macaristan ve diğer bazı ülkeler, Türkiye ile jeostratejik boyuta dayalı yeni bir ilişki kurulması gerektiğini düşünüyor. Avrupa’nın savunma alanında yeniden silahlanma süreci, Avrupalıların Türkiye “ittifakını” sağlamak için ciddi tavizler vermeye hazır olduklarını gösteren bir örnek.
Eurofighter Typhoon satışının önünün açılması, İtalyan ve İspanyol şirketleriyle yapılan savunma anlaşmaları ve birçok Avrupa ülkesinin Türk SİHA’larını satın alması da bu yeni iklimin somut göstergeleri oldu.
Önümüzdeki yıllarda Yunanistan, 25 yıl önce Erdoğan’ın devraldığı Türkiye ile artık ilgisi kalmamış bir Türkiye ile karşı karşıya kalacak. Güç dengesi değişti; ittifaklar ve uluslararası örgütlere katılım da Türk revizyonizmini durdurmakta giderek daha az etkili oluyor.
Savunma sanayisinin büyük sıçraması sayesinde Türkiye artık sadece birçok silah sisteminde kendi kendine yeterli hale gelmekle kalmadı, aynı zamanda ihracat yoluyla ciddi bir finansman da sağlıyor. Bu tablo, günlük gerilimleri yönetmenin ötesinde, Türkiye’ye karşı acilen yeni bir strateji belirlemeyi zorunlu hale getiriyor.”
“Hükümet için yenigi”
Dün Dolmabahçe Sarayı’nda düzenlenen zirve daha başlamadan komşu gündemine oturmuş muhalefet bunun Yunanistan hükümeti için bir yenilgi olduğunu vurgulamıştı. Radikal Sol İttifak (SYRIZA), tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Libya, İtalya ve Türkiye’nin İstanbul’daki üçlü zirvesi, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’in uluslararası alanda kuşatılmış, birleştirici bir ulusal stratejisi olmadan hareket eden, gelişmelerin basit izleyicisi rolü ile sınırlandırılmış hükümeti için yeni bir diplomatik yenilgidir” ifadesi yer aldı.
Miçotakis hükümetini dış politikada yanlış yol izlemekle eleştiren SYRIZA, Yunanistan’ın bölgesel gelişmelerde diplomatik açıdan yalnızlaştığını ve Türkiye’nin bölgede belirleyici bir rol üstlendiğini aktardı.
Yunanistan’da muhalefete göre Türkiye, İtalya ve Libya İşbirliği Zirvesi Atina için bir yenilgi
Yunanistan’daki muhalefet partisi Radikal Sol İttifak (SYRIZA), İstanbul’da düzenlenen Türkiye, İtalya ve Libya İşbirliği Zirvesi’nin Yunanistan hükümeti için diplomatik bir yenilgi olduğunu belirtti.