İnsanlık tarihinin en daha önceki ananelerinden biri olan yılbaşı kutlamaları elbette yalnızca dünyanın Güneş etrafındaki bir bütün turunu bitirmesinden dinlediğimiz keyifle ya da giyinip süslenerek sabahlara kadar eğlenmek için gerekçe aramamızla ilgili değil. Yeni bir senenin başlangıcına bu kadar anlam yüklememizin nedeni en az eğlenmek için olduğu kadar yeni ve pak bir başlangıç için harika bir fırsat olması. Her şeye en baştan başlamanın simgeyi olan yılbaşı, metamorfozu ve güçlükleri kucaklarken bazı şeyleri de geçmişte vazgeçmek için adım atmak için kesin ve net bir zaman dilimi. En azından sene ortasında, doğum günümüz haricindeki tüm pazartesilerden çok daha uygun bir ‘başlangıç zamanı’ olduğu mevzusunda çoğumuz hemfikir gibiyiz. Hayat bize ne getirmiş olursa olsun, 365 gün evvelinden değişik insanlar olduğumuz kaçınılmaz bir asıl ve bir evvelki senenin başındaki kendimizle şimdiki halimiz arasındaki farkı görmenin, gelecek yıl olmak istediğimiz şahsa dönüşmek için yapabileceklerimizi tanımlamanın en doğru zamanı senenin başlangıcı.
Bütün de bu surattan ‘yeni sene kutlaması’ ismi altında kutladığımız şey reelinde başkalaşım mücadelemiz, bu gayretin meyveleri olan, 1 sene içinde reelleştirebildiğimiz tüm pozitif farklılıklar ve en ehemmiyetlisi de yeni bir başlangıç için sahip olduğumuz kader, umut, coşku! 31 Aralık’ta gece yarısı eşiğini geçmiş olmak Külkedisi masalındaki gibi her şeyin aniden değişeceği yanılsamasını yarattığı için değil, takvim senesinin sıfırlanması akılsal bir sıfırlanmayı da birliktesi getirdiği için ehemmiyetli.
Daha mutlu olmanın ilk adımının düşünce biçimimizi ve anlayışımızı dönüştürmekle alakalı olduğundan ve bu fikri destekleyen suratlarca bilimsel araştırma bulunduğundan Mutlu olmanın yolları: Yeni senede daha pozitif bir bakış açısı kazanmak isteyenler için teklifler yazımızda ayrıntılı olarak bahsetmiştik. Psychological Bulletin tarafından yapılmış olan bir araştırmanın neticeleri de, mutlu bir hayata sahip olan şahısların bu mevzudaki galibiyetinin ehemmiyetli bir kısmının iyimserlik ve pozitif bir bakış açısına sahip olmakla yakından ilişkili olduğunu gösteriyor. Netice olarak, yeni sene anlayışımızı değiştirmek üzere minik de olsa bir adım atmak, değişebileceğimize ve kendimizin daha iyi bir versiyonuna erişebileceğimize olan inancımızı yeşertmek için harika bir fırsat.